Ayakta Kalın, Çabuk Kırılan, Biçimsiz ve Kalın Tırnaklarının
Başlıca Nedenleri Nelerdir, Tedavi Nasıl Yapılır?
Ayak tırnağı kalınlaşması, parmak estetiğini ve ayak fonksiyonlarını bozan, insan psikolojisini olumsuz etkileyen önemli ve sık görülen bir problemdir. Tedavi edilmediğinde ayak ve bacakla ilgili komplikasyonlara yol açabilir. Tırnak kalınlaşması genellikle tırnak şeklinde deformasyon ve renk değişikliği ile birlikte görülür; renkler sarıdan koyu kahverengi, gri, siyah ve yeşile kadar değişebilir. Bu duruma yol açan çeşitli nedenler şunlar olabilir:
Ayak Tırnağı Kalınlaşmasının Tedavisi:
Tırnak kalınlaşmalarının tedavisinde hastaya uygun bir yaklaşım ile çoğu hastada düzeltme mümkündür. Tanı genellikle hekim tarafından klinik muayene ile konulur.
◦ Tırnak Mantarı: Tanıyı kesinleştirmek için tırnaktan materyal alınarak mikroskobik inceleme yapılır ve mantar görülerek tanı kesinleştirilir.
◦ Deri Hastalıkları (Sedef, Egzama, Liken, Alopesia Areata): Dermatoloji hekimi genellikle hastalıkla ilgili deri belirtilerine bakarak tanı koyabilir.
◦ Sistemik Hastalıklar (Diyabet, Vitamin ve Mineral Yetersizlikleri): Laboratuvar tetkikleri ile tanı kesinleştirilir. Diyabetli bireylerde, ayak sorunları ve ampütasyonların yükünü azaltmak için önleme, hasta ve sağlık çalışanlarının eğitimi, standardize edilmiş değerlendirme ve sınıflama, multidisipliner tedavi yaklaşımı ve yakın izlem gibi stratejiler gereklidir.
◦ Dijital Fleksör Tendon Tenotomisi: Diyabetli ve tırnak değişiklikleri ile seyreden esnek çekiç parmağı olan, bu parmağın ucunda ya da distal kısmında büyük nasırı veya yara öncülü bulgusu olan bireylerde, sözü edilen sorunları tedavi etmek ve ayakta ilk kez yara açılmasını veya iyileşmiş bir yara varsa bunun tekrarlamasını önlemek için dijital fleksör tendon tenotomisi düşünülebilir. Bu işlem, ayak parmaklarında cerrahi olmayan tedaviye yanıtsız kalan yara öncülü bulgusu olan ve yarayı önlemek için ayak yapısının normalleşmesi gereken hastalarda değerli bir yöntem olabilir. Genellikle poliklinik ortamında uygulanabilir ve sonrasında immobilizasyon gereksinimi yoktur.
◦ Uygun Ayakkabı: Ortopedik, dar ya da geniş olmayan, ayağa uygun ve doğal malzemelerden yapılmış ayakkabılar seçilmelidir. Özellikle diyabetli ve yüksek risk grubundaki bireylerin uygun ayakkabılara sahip olması ve bunları her zaman giymesi teşvik edilmelidir. Ayakkabının iç uzunluğu ayaktan 1-2 cm daha uzun olmalı, çok sıkı veya bol olmamalıdır. Ayakkabının iç genişliği ayağın en geniş hattına uygun olmalı, iç yüksekliği ise parmakların rahatça sığabileceği kadar olmalıdır. Seri üretim ayakkabılar uymuyorsa (örneğin şekil bozukluğu olan bir ayakta) veya ayağa anormal yük binme belirtileri varsa, hastaya özel yapım ayakkabı (ekstra derin, özel yapım veya tabanlıklar) önerilmelidir.
◦ Uygun Çorap: Çoraplar saf pamuklu ya da yünlü olmalı, sentetik olmamalıdır. Çorap dikişleri kaliteli olmalı, topak yapıp ayağa vurmamalıdır. Dikişleri olmayan çoraplar tercih edilmeli veya dikişler dışarı gelecek şekilde giyilmeli; çok sıkı veya diz boyu çorap giyilmemelidir (kompresyon çorapları sadece ayak bakım ekibi ile görüşülerek kullanılmalı) ve çoraplar günlük olarak değiştirilmelidir.
◦ Ayaklar çok uzun süre ıslak bırakılmamalı ve temiz pamuklu havlu ya da bezle kurulanmalıdır. Parmak aralarının kuru olmasına özellikle dikkat edilmelidir.
◦ Tırnak temizliğine özen gösterilmelidir. Tırnaklar düz şekilde kesilmelidir.
◦ Ayaklar hava almalı, uzun süre oksijensiz ve nemli ortamda kalmamalıdır.
◦ Kuru cildi nemlendirmek için krem ve nemlendiriciler kullanılmalı ancak bunlar parmak aralarına uygulanmamalıdır.
◦ Nasırları uzaklaştırmak için kimyasal madde ya da yapışkan örtü kullanılmamalıdır;
◦ Başkalarına ait ayakkabı, terlik, çorap, havlu vb. kullanılmamalı, eşyalarımız kendimize ait olmalıdır.
◦ Çıplak ayakla, ayakkabı olmadan sadece çorapla ya da ince tabanlı terliklerle yürümekten kaçınılmalıdır, hem evde hem de dışarıda.
◦ Ayakları ısıtmak için hiçbir şekilde ısıtıcı ya da sıcak su torbası/şişesi kullanılmamalıdır.
Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanının Tedavide Yeri:
Kalınlaşmış veya çabuk kırılan tırnaklar için doğrudan “tırnak çekimi” (nail removal) önerilmez. Ancak, tırnak kalınlaşmasının bir komplikasyonu olan batık tırnakların uygun şekilde tedavi edilmesi gerekir. Örneğin, dijital fleksör tendon tenotomisi gibi cerrahi girişimler, parmak uçlarındaki büyük nasırları veya kalınlaşmış tırnakları hedef alarak yara oluşma riskini azaltabilir. Batık tırnak başlangıç tedavilere cevap vermediğinde tırnak yatağı rekonstrüksiyonu işlemi yapılabilir. Ağrılı ve aşırı kalın tırnaklara uygun şekil verilemediğinde tırnak çekimi nadir uygulanan bir tedavi olabilir.
Prof. Dr. Bülent Dağlar